“`html
Türkiye’de İklim Değişikliğiyle Mücadele İçin Tarihi Adım
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İklim Değişikliği Başkanı Prof. Dr. Halil Hasar, iklim krizinin küresel ölçekte yarattığı sorunlara dikkat çekerek, “Dünya, iklim değişikliği ile mücadele eden bir alan haline geldi. Sıcaklıkların belirli bir seviyenin üzerine çıkması, gıda zincirimizi ve su kaynaklarımızı olumsuz etkileyebilir” şeklinde konuştu.
Geçtiğimiz hafta Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde sunulan Türkiye’nin ilk “İklim Kanunu” teklifinin, iklim değişikliği ile mücadeledeki temel ilkeleri belirlediği ifade edildi. Teklif, 20 madde ve 2 geçici madde içeriyor. Ayrıca üç mevcut yasada değişiklikleri öngörüyor. Bu tasarı ile İklim Değişikliği Başkanlığı’nın görevleri netlik kazanacak. Teklifte, eşitlik, iklim adaleti, sürdürülebilirlik ve şeffaflık gibi kavramlar ön planda tutulacak. Kamu kurumları ve bireyler, kamu yararını gözeterek alınacak tedbirlere uymakla yükümlü olacak. Bu düzenleme, ekonominin iklim kaynaklı olumsuz etkilere karşı dayanıklı hale gelmesini sağlayacak.
“Yasal düzenleme yapılmazsa, 5 milyar avro açıkla karşılaşacağız”
Bakanlık yetkilisi Prof. Dr. Halil Hasar, “İklim Kanunu” ile ilgili yaptığı açıklamada, “Eğer bu yasal düzenlemeyi hayata geçiremezsek, 5 milyar avroluk bir cari açıkla karşı karşıya kalabileceğimizi biliyoruz. Emisyon ticareti sisteminin bu yasa ile hayata geçmesi, bu açıdan son derece önemlidir” dedi. Ayrıca, çevre kirliliği ile mücadele ile iklim değişikliği arasındaki farkları vurgulayarak, “Çevre kirliliğini kontrol etmek, iklim değişikliğine neden olan sera gazlarının kontrolünden daha kolaydır” ifadelerini kullandı.
“Türkiye’nin sorumluluğu yüzde 1’in altında”
Prof. Dr. Hasar, “Dünyada emisyon salınımı söz konusu olduğunda, Türkiye’nin tarihi sorumluluğu %1’in altındadır. Bu nedenle, tüm ülkelerin bu konuda ortak bir mücadele vermesi gerekmektedir” şeklinde konuştu.
“İklim Krizi ile Mücadelede Önemli Adımlar Atıyoruz”
Emisyon azalımının hedeflendiğini belirten Hasar, “Gelecekte iklim kriziyle mücadelede oyunun şekli değişecek. Bugün konuştuğumuz meseleler, önümüzdeki 10 yıl içinde daha da önem kazanacak. Sıcaklık artışları, gıda zincirimiz ve su kaynaklarımız üzerinde büyük etkiler yaratabilir. Bu nedenle, şehirlerimizin bu değişimlere karşı daha dirençli hale gelmesi gerekiyor. İklim Kanunu, bu hedefler doğrultusunda gerekli önlemleri alacak ve ilgili kurumları harekete geçirecek” dedi.
Yeni Mevzuatlar İle Halkın Korunması
İklim Kanunu’na eklenmesi planlanan yeni mevzuatlar hakkında bilgi veren Hasar, “Öncelikli hedefimiz, tarımda daha organik yöntemlerin benimsenmesi, su kaynaklarının etkin kullanımı ve biyolojik çeşitliliğin korunması olacaktır” ifadelerini kullandı.
İklim Değişikliği Başkanlığı’nın Sorunları ve Hedefleri
Teklifte İklim Değişikliği Başkanlığı’nın rolü belirginleştirildi. Başkanlık, sera gazı emisyonlarının azaltılması ve iklime uyum sağlanması konularında ilerleme kaydedecek. Ayrıca, karbon fiyatlandırma mekanizmaları oluşturacak ve Emisyon Ticaret Sistemi’nin kurulması için gerekli adımları atacak.
Yerel Eylem Planları ve Türkiye Yeşil Taksonomisi
Ulusal Katkı Beyanı ile sıfır emisyon hedefleri doğrultusunda sera gazı emisyonunu azaltacak strateji ve eylem planları dönemsel olarak oluşturulacak. Bunun yanında, her ilde, iklim değişikliği ile mücadele amacıyla İl İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulları kurulacak. Ayrıca, Türkiye Yeşil Taksonomisi’nin kurulması ile finansal kaynaklar yönlendirilecek.
Temiz Teknolojilerin Yaygınlaştırılması
Başkanlık, temiz teknolojilerin kullanımı ve geliştirilmesi konusunda yetkilere sahip olacak. Bu bağlamda, karbon yakalama ve depolama gibi alanlarda çeşitli projeler hayata geçirilecek.
İklim Değişikliği Eğitim Programları
Toplumun iklim değişikliği konusunda bilinçlendirilmesi amacıyla eğitim ve farkındalık programları düzenlenecek. Bu kapsamda, müfredatlar güncellenerek geleceğin yeşil iş gücünün yetiştirilmesi için gerekli çalışmalar yapılacak.
Orman, tarım ve sulak alanlarda karbon yutağı kayıplarını engellemek için tedbirler alınacak ve su kaynaklarının etkin yönetimi sağlanacak. İklim Değişikliği ile mücadele etmek amacıyla alınacak tüm önlemler, ilgili kurumlar tarafından en geç 31 Aralık 2027 tarihine kadar uygulamaya koyulacak. Bu süreç, Cumhurbaşkanı’nın onayıyla bir yıl daha uzatılabilir.
– ANKARA
“`
More Stories
Kuzey Kore askeri eğitimde reforma gidiyor: “Komutanlar savaş görmeli”
Bungalov tatili kabusa döndü
Samsun’da 3 Kişi Ruhsatsız Tüfekle Yakalandı