HASTANEYE GİRDİĞİ GİBİ KALIN BİR GİZEM PERDESİNİN ARDINDA TABURCU OLDU
Bu açıklama, kelimenin tam anlamıyla yeri yerinden oynattı. Kate’in hastalığı ve neresinden neden operasyon geçirdiği açıklanmadığı için de söylentiler aldı başını gitti.
Hatta bir İspanyol gazetesi Prenses’in komaya girdiğini bile ileri sürdü. Bir başka İspanyol gazeteci de Kate’in durumunun sanıldığından çok daha ciddi olduğunu iddia etti.
Sonunda Kate Middleton açıklandığı gibi 14 gün sonra operasyon geçirdiği London Clinic’ten taburcu oldu.
Olayın bu kısmı yine başladığı gibi bitti. Büyük bir gizlilik içinde girdiği hastaneden yine kalın bir gizem perdesinin altında çıktı.
Kate Middleton, hastaneye yattığı gibi kalın bir gizem perdesinin ardında taburcu oldu.
Özetle hastaneden çıkarken görüntülenebilen tek ayrıntı ona Kate’i taşıyan otomobil ile ona eşlik eden görevlilerdi. Yine Kate’i gören olmadı.
Oysa kayınpederi Kral Charles da onunla aynı dönemde prostat büyümesi nedeniyle ameliyat geçireceğini açıkladı.
Hastaneye girerken de çıkarken de kamera karşısındaydı Kral. Onun sağlık durumuyla ilgili olup bitenler gayet açık ve netti.
Sonuç olarak Kate ile kayınpederi Charles, gerekli tedavilerin uygulanmasından sonra evlerinin yolunu tuttu.
O ÜNLÜ KONUTTA SAĞLIĞINA KAVUŞACAK
Açıklamaya göre Kate Middleton, iyileşme döneminin bundan sonrasını ailesiyle birlikte yaşadığı Windsor’daki Adelaide Cottage’de geçirecek.
Tabii özellikle şu dönemde Kate ile ilgili her şey büyü merak konusu olduğu için bu konuta da çevrildi ilgi dolu gözler.
Çünkü İngiliz kraliyet ailesinin sahip olduğu konutlardan biri olan Adeladie Cottage’in “romanlara layık” bir geçmişi var.
Hemen yeri gelmişken hatırlatalım… Galler Prensi William, Galler Prensesi Kate ile çocukları George, Charlotte ve Louis’nin yaşadığı bu konut Windsor arazisinde bulunuyor.
Çift, daha Kraliçe 2. Elizabeth hayata veda etmeden önce ona yakın olmak için bu konuta taşındı. O dönemde Elizabeth’in sağlığı artık iyice bozulmuştu.
Kate ile William, çocuklarına özgürce oynayabilecekleri daha geniş bir alan sunduğu için de buraya taşınmaktan büyük mutluluk duydu.
Uzun sözün kısası Kate, yeşilliklerin içinde, açık tonda bir pembeye boyanmış dış cephesiyle masallardan fırlamış gibi görünen bu konutta önümüzdeki nisan ayının ortalarına kadar dinlenecek.
PEMBE BOYALI KONUTUN DUVARLARI NELERE TANIK OLDU
Büyük olasılıkla bu ünlü konut, bundan böyle Galler Prensesi Kate’in gizemli ameliyatından sonra dinlendiği yer olarak yer edecek.
Ama biraz daha eski nesiller Adeliade Cottage’ın geçmişinin pek de öyle “masum” olmadığını bilir. Çünkü burası uzun süre İngiliz kraliyet ailesinde yaşanan, “sonu acı biten, gizli ve skandal bir aşkın merkezi” olarak bilindi.
İster misiniz bir bakalım Adelaide Cottage’ın geçmişine…
Önce şunu söyleyelim, bu, dış cephesi pembeye boyalı ve güzel mimarisiyle dikkat çeken konutun duvarları arasında İngiliz kraliyet ailesinin özellikle eski kuşak üyelerinin hatırlamak istemeyeceği anılar gizli.
DÖNEMİN KRALİÇESİ’NİN ADINI TAŞIYOR
Toplam 665 dönümlük Windsor arazisinin tam kalbinde bulunan bu mülk, Kraliçe’nin çok sevdiği Windsor Şatosu’na da çok yakın.
Mülk, 1831 yılında dönemin kralı 4. William ile eşi Adelaide için inşa edildi. Zaten adını da o eski kraliçeden alıyor. Burası Kraliçe’nin en sevdiği mülklerinden biriydi aynı zamanda.
Winsdor Şatosu’nda kaldığı zamanlarda da kahvaltı etmek için sık sık Adeliade Cottage’a gidiyordu.
Zaman içinde Adelaide Cottage, kraliyet ailesi için görev yapan personel ve aileleri için konut olarak kullanılmaya başlandı.
İşte bu nedenle de İngiliz kraliyet ailesinde yaşanan ve şimdi olsa konuşulup unutulacak ama o dönemde skandala dönüşen bir öykünün de merkezi oldu.
Zaten Adelaide Cottage’ın adı anıldığında da ilk akla gelen olay bu.
BOŞANMIŞ BİR ASKERE AŞIK OLDU, YER YERİNDEN OYNADI
Şu anda Kate Middleton’ın ailesinin desteğiyle iyileşeceği bu konutta 1950’li yıllarda Kraliyet Hava Kuvvetleri’nde görev yapan Albay Peter Townsend yaşıyordu.
Hem mesleki başarılarıyla hem de fiziksel görüntüsüyle dikkat çeken Townsend, boşanmış bir adamdı. Bunun da ötesinde Kraliçe Elizabeth’in kız kardeşi Prenses Margaret’in de sevgilisi oldu. İşte bu durum da dünya çapında bir skandal yarattı.
Şöyle bir duralım… Bugün söz gelimi Prens Harry, boşanmış bir kadın olan üstelik Amerikalı Meghan Markle ile rahatça evlenebildi.
Onu da geçelim ülkenin gelecekteki kraliçesi yani Prens William’ın eşi Kate Middleton soylu olmayan orta sınıf bir aileden geliyor. Artık boşanmalar bile İngiliz kraliyet ailesinde sıradan bir olay olarak karşılanıyor.
Oysa 1950’li yıllarda durum hiç öyle değildi. İşte tam da bu yüzden Prenses Margaret ile Albay Peter Townsend’ın aşkı skandala dönüştü…
Üstelik her ikisinin kalbinde de büyük bir acı bırakarak geleneklere yenildi ve bitti.
BÜTÜN KURALLARA AYKIRI BİR AŞK
Dönemin bütün kurallarına aykırı bir aşktı bu… Taraflara mutluluk getirmeyeceği de başından belliydi.
Peter Townsend, Margaret’tem 16 yaş büyüktü bir kere. Daha da önemlisi başından bir evlilik geçmişti. O dönemde de kraliyet ailesinin önde gelen üyelerinin böyle evlenip boşanmış insanlarla romantik ilişki yaşaması yasaktı. Bu yüzden de bu aşk skandal olarak nitelendirildi.
Dönemin koşullarına göre Margaret ile Peter’ın bu aşkı yaşamaması gerekiyordu. Ama herkes bilir ki insan her zaman kalbine söz geçiremez.
Sonuç olarak iki sevgili aşklarını meraklı gözlerden ve kamuoyundun uzakta yaşadı bir süre. Bu aşkın merkezi de Townsend’ın yaşadığı Adeliade Cottage oldu.
Elizabeth’in taç giyme töreni sırasında yaşanan ve dikkatli gazetecilerin gözünden kaçmayan bir olay bu gizli aşkı ortaya çıkardı.
GİZLİ AŞKI ELE VEREN BASİT HAREKET
Margaret, Peter’ın ceketindeki bir tüyü eliyle aldı.. Bunu belki de içgüdüsel olarak yapmıştı. Ama iki sevgili arasında sıradan sayılacak .bu hareket bu gizli aşkı ortaya çıkardı.
Margaret ile Peter evlenmeyi hayal ederken olaylar bambaşka bir yöne gitti.
O basit hareketin ardından basın bu işin üstüne gidince aşk da ortaya çıktı. Sonunda Peter Townsend, Brüksel’deki İngiliz büyükelçiliğine gönderildi.
31 Ekim 1955’te de Margaret ilişkisinin bittiğine dair bir açıklama yayınladı.
Margaret bildirisinde şu satırlara yer verdi: “Miras hakkımdan vazgeçmeme bağlı olarak, resmi bir evlilik sözleşmesi yapmanın mümkün olabileceğinin farkındaydım. Ancak, kilisenin, Hristiyan evliliğinin çözülemeyeceğine dair öğretilerini dikkate alarak ve Milletler Topluluğu’na karşı görevimin bilincinde olarak, bu düşünceleri diğerlerinin önüne koymaya karar verdim.” Yeri gelmişken o gün BBC’nin bu açıklamayı duyurmak için radyo programının yayın akışını kestiğini de hatırlatalım.
1959’da 45 yaşında olan Townsend, önceki yıl tanıştığı bir Belçika vatandaşı olan 20 yaşındaki Marie-Luce Jamagne ile evlendi. İki kızı ve bir oğulları dünyaya geldi.
Küçük kızları Isabelle Townsend, 1980’lerin sonunda ve 1990’ların başında bir Ralph Lauren modeli oldu.
Tarihe bu aşk hikayesiyle adını bırakan Prenses Margaret de 1960’da Anthony Armstrong Jones ile evlendi. 1978 yılına kadar süren bu evlilikten Sarah ve David adında iki çocuğu oldu. Prenses Margaret, 9 Şubat 2002’de hayata veda etti.
